Streaming Servislerin, yani başta Netflix, Amazon Prime ve Disney+’ın başını çektiği video izleme platformlarının son bir kaç senedeki inanılmaz büyümesi malumumuz. Netflix bu alanda rakipsizken tahtını hafiften sallamaya başlayan Disney+’ın varlığı bir yandan diğer yandan da bir diziye 1 milyar dolar gibi kocaman bütçeler ayırabilen Amazon Prime’ın varlığı Netflix’i endişelendirdiği kesin. Diğer tarafında da HBO Max, Warner Bros.’un da etkisiyle üye sayısını arttırmaya çalışıyor.
Streaming servislerin savaşında Netflix, bu sene ile beraber animasyon ve anime işine çok daha fazla yatırım yapmaya hazırlanıyor. Geçen sene yaptığı dev anlaşma ile Studio Ghibli’nin tüm yapımlarının yayın haklarını Japonya ve Amerika’nın belli bir bölgesi haricinde satın alan Netflix, bu sene 2021 yılı içerisinde de 40’tan fazla anime yayınlanacak. Bu sayı önceki yılın neredeyse iki katına geliyor.
Castlevenia, Blood of Zeus ve en son olarak bu ay yayımlanan DOTA animasyonu ile hız kesmeyen Netflix; The Witcher, Lara Croft, Godzilla ve The Terminator’e dayanan uyarlamalar da dahil olmak üzere, geliştirilmekte olan uzun bir anime listesine sahip. 27 Mayıs’ta yapay olarak zeki robotların dünyasında bir insan bebeğin doğduğu uzak gelecekte geçen bir gösteri olan Eden’i yayınlayacak. Eden, Full Metal Alchemist: Brotherhood’un yönetmeni Yasuhiro Irie tarafından yönetilecek. Netflix ayrıca, dünyanın kaderi için savaşan tanrılar ve insanlarla ilgili bir dizi olan Record of Ragnarok’un anime uyarlamasının prömiyerini yapacağını duyurdu. Son olarak Netflix’te oyun serisine dayanan bir anime dizisi olan Resident Evil: Infinite Darkness da bu yılın sonlarında yer alacak.
Netflix’in belgeseller ve bu tarz animasyon işlerine bu kadar önem verip bütçe ayırması bana kalırsa müthiş bir karar. Zira Netflix artık ihtiyaç haline gelene bir marka kimliğine büründü, bir alışkanlık haline geldi. Bu tarz alternatif seyirliklerle içerisinde izlenecek tonlarca içeriği ile en azından bir süre daha zirvede duracak gibi gözüküyor.
