Dizi Haberleri

Ratched Bizlere Neler Söylüyor

Milos Forman’ın yönetmenliğini yaptığı 1975 yapımı Guguk Kuşu – One Flew Over the Cuckoo’s Nest filminde Louis Fletcher’ın kendisine Oscar kazandıran muhteşem performansıyla hatırladığımız hiç cana yakın olmayan ve kuralcı hemşire Mildred Ratched karakteri, bu kez film yapımcısı Ryan Murphy ve oyuncu Sarah Paulson’ın dokunuşlarıyla izleyenlerin karşısına çıkıyor. Ratched, en az ilk karşılaştığımız günkü kadar soğuk doğasına fazladan, aynı zamanda kurduğu planların peşinde hareketleriyle çok daha acımasız ve gaddar. Ryan Murphy’le birlikte yer aldığı American Horror Story ve American Crime Story gibi geçmiş işleriyle birçok ödül ve adaylık kazanan Sarah Paulson’ın yorumuyla Mildred Ratched, II. Dünya Savaşı ardındaki yıllarda üvey kardeşini idam edilmekten kurtarmak için herkesi avucunun içine alıyor ve ustaca, birer yumak gibi oynatıyor.

Hemşire Ratched’ı canlandıran Sarah Paulson’ın aynı zamanda, Michael Douglas gibi kişilerle beraber yapımcıları arasında yer aldığı dizi; soğuk, acımasız ve otoriter halleriyle tanıdığımız Mildred’ın Guguk Kuşu’nda Jack Nicholson‘ın oynadığı McMurphy ile karşılaşmadan önceki yaşamını mercek altına alıyor. Soğuk kişiliğini şekillendiren geçmiş yaşantısı, cinsel tercihine dair detaylar ve hatta çocukluğunda yaşadığı travmalar anlatıldığı için, kadrosunda Judy Davis, Sharon Stone, Sophie Okonedo ve Cynthia Nixon gibi adları bulunduran yapım, Guguk Kuşu’na kıyasla daha da derinlere iniyor. Mildred, II. Dünya Savaşı’ndan hemen sonra, Edmund Tolleson’ın (Finn Wittrock) gerçekleştirdiği rahip katliamının üzerine Kaliforniya’nın Lucia eyaletine geliyor. Ratched’in ilk hedefi, yine bir deli hastanesinde, yani Edmund Tolleson’ın zihin durumunu değerlendirecek Lucia Eyalet Hastanesi’nde çalışan hemşirelerden bir tanesi olabilmek. Hastanenin insan aklındaki anomalilerin tedavi edebileceğine inanan Dr. Richard Hanover, vali adayının seçim kampanyasında hastaneye yer vermesini sağlayıp para desteği alabilmek için yaptığı çalışmaları yüzünden fazlasıyla meşgul biri. Ancak, başhekimin programındaki bu yoğunluk Mildred’ı durdurmuyor ve kararlılığı, pasif agresif hareketlerinin etkili kıldığı otoritesiyle, tüm imkansızlıklara rağmen en sonunda kendisine hastanede bir yer bulmayı başarıyor. Bu andan sonra seyirci olarak bizler, Mildred’ın yavaşça bütün çevresini ve daha da önemlisi hedeflerinin önünde duran diğer insanları zayıf yönlerini kullanarak, kurduğu büyük planın senaryosuna uygun hale getirmesini izliyoruz. Hedefine ulaşmak adına kurguladığı bu senaryoda, kimin ne yapmasına ihtiyaç duyuyorsa o insanı o pozisyona öyle bir sürüklüyor ki, kimsenin Mildred’ın belirlediği adımları atmak dışında bir düşüncesi kalmıyor. Böylece Ryan Murphy ve Evan Romansky’nin yaratıcısı olduğu dizi, daha önce sadece soğuk ve kontrolcü halleriyle tanınan bir karakteri, tehdit edici tavırlara sahip bir manipülasyoncu olarak göstererek yeni bir ışığın içine sokuyor.

Ratched 1. Sezon: Bir Manipülasyoncunun Anıları

Hemşire Mildred Ratched, Louise Fletcher’ın performansıyla sinema tarihinin en ağır kanlı karakterleri içerisine girmişti. Sarah Paulson ve Ryan Murphy ise, 1940’lı senelere dönerek bu karakter ile değişik bir şey yapıyor. Bu defa onu deliler hastanesindeki doktor görevinden daha da ileride; bir aşık, kız kardeş konumunda, yani şahsi hayatına dahil olarak tanıyoruz. Dolayısıyla, kardeşini kurtarmayı yaşamının merkezine koyarak bu yolda yalan söylemekten, sahtekarlık yapmaktan ve hatta insan yaşamıyla oynamaktan çekinmeyen Mildred’ı, yaptığı şeylerin acımasızlığına rağmen yalnızca bir otorite figüründen farklı, zaaflarıyla, yanlış adımlarıyla, travmalarıyla ve tutkularıyla gerçek bir insan olarak görebilmek kolaylaşıyor. Farklı bir hemşire Ratched’ı canlandıran Sarah Paulson, karakterin doğasına özgü ifadesizliği ve donukluğu bozmadan, akıllıca yazılmış diyalogların da yardımıyla Mildred’ın hayatta kendisine yer arama, bir yere ya da birilerine ait olma isteğini entrikalarla dolu, ürpertici bir hâlde yansıtıyor. Paulson’ı izlerken, özellikle travmaları ve aidiyet duygusunu yaşayabilmek için aldığı çarpık kararları sebebiyle, Norman Bates gibi karakterlerden izler taşıyan Mildred’ın akıl sağlığı konusunda şüpheye düşüyoruz. Karakteri daha derinlemesine tanıtan hikâye sayesinde hemşire Ratched, kendince adalet dağıttığı hâlleriyle ürkütücü; ancak bu kez davranışlarının ardındaki motivasyonlar anlatıldığı için korkutucu bir kötü karakter olmak yerine, insani yönleri üzerinden nispeten anlaşılabilir hale geliyor. Fakat Mildred’ın gerçekten tehlikeli olmaktan çok başarılı bir manipülatör olarak gösterilmesi sebebiyle hikâyede tam anlamıyla kötü bir karakterin olmayışı dizinin tonunu yumuşatıyor. Cinayetleri, manipülasyon yoluyla intihara dönüştüren veya başkalarına yıkan Mildred, kurduğu planların sorunsuz işlemesini sağlayarak nadiren kendi ellerini kirletiyor ve bundan daha ileriye gitmiyor. Dolayısıyla dizi, odaklandığı karakteri potansiyelinin altında bıraktığı için önerdiği gibi tam anlamıyla ön plana çıkarmıyor. Sürekli diğer karakterle destekliyor ancak hiçbir zaman Mildred Ratched’ı başarılı bir kukla oynatıcısından daha etkili ya da tehlikeli biri olarak işlemiyor. Hitchcock sinemasından etkilenen dizinin gerilim seviyesini ise genellikle tiz müzikler ve tedavi adı altında yapılan rahatsız edici işkence yöntemlerinin yer aldığı sahneler yükseltiyor. Tedavi yönteminden çok işkence tekniği gibi duran lobotomi ve hidroterapi gibi uygulamalar kapsamında eşcinsellik de bir hastalık olarak kabul ediliyor. Filmin ataerkil ve eril yapısını, kadın karakterleri ön plana çıkararak yıkan dizi, merkezine eşcinsel bir aşk hikâyesini koyarak geçtiği zamanında yaşayan insanları etkisi altına alan dar görüşlü anlayışları ve cinsiyetçi yaklaşımları da yıkıyor.

Ratched’ı mercek altına alan dizinin anlatmak istediği çok şey var ve anlatısının ataerkil anlayışlara karşı duran dünyasını kaliteli bir prodüksiyon eşliğinde gösterme konusunda kararlı. Dr. Hanover, Gwendolyn Briggs ve hatta Betsy Bucket dahil, hemen hemen her karakterin gizli yanları, sırlar var ve dizi, karakterlerin zayıflıklarını ortaya çıkaran bu sırları anlatmaya ciddi bir zaman ayırıyor. Dizinin karakterlerini tanıtan bu tutumu, çeşitlilik ve çok yönlülük sağlıyor; Fakat farklı hikayelerin öne çıkabilmek adına birbirleriyle yarışmasını önleyemiyor. Öyle ki bir etaptan sonra gidiş başka bir yöne giriyor ve asıl mesele olan üvey kardeşin idam cezasından kurtarılma amacı, hem izleyici hem de Mildred için önemini yitiriyor. Judy Davis, Cynthia Nixon, Sophie Okonedo ve Sarah Paulson gibi kişilerin güçlü performansları sayesinde her karakter için aynı durum gerçekleşmese de Dr. Hanover ve Lenore Osgood gibi karakterler dizinin birçok değişik hikayeyi aynı anda anlatmak isteme sürecinde karikatürleşiyor. Hikaye çeşitliliğinin Mildred’ı gölgeleyen kargaşasının yanı sıra özellikle yeşil, mavi ve kırmızı renklerin ağırlıkta olduğu sinematografisini de dizinin dikkat dağıtmaya yol açabilecek ve anlatılanları karikatürleştirebilecek bir diğer özelliği olarak öne çıkıyor. Dizi, sinematografisi ve kostüm tasarımı yardımıyla dünyasını izleyiciye en güzel haliyle tanıtma konusunda hevesli ve fazlasıyla başarılı. Aynı zamanda da kamera hareketleri ve ekranı bölen efektleri ile olayların akış hızını destekliyor. Fakat prodüksiyon konusunda gösterilen bu yüksek özen anlatıyla yarışıyor. Dizi, bölümlerini heveslendirici sonlarla noktaladığı için sürükleyici bir şekilde ilerliyor. İlk bölümlerinde açığa çıkardığı sırların gizemiyle ilgiyi yakalarken asıl ivmesini, gizli tutulan her şeyden bahsedip herkesin zayıflığını ortaya serdikten sonra, Mildred gerçekten harekete geçtiğinde yakalıyor. Fakat bu ivme, sezonun sonuna doğru Mildred’ın kontrolü azaldığında, beklenmedik iş birlikleri yapıldığında ve en sonunda olaylar iki taraflı dramatik bir aile kavgasına dönüştüğünde gerilim seviyesinde yaşanan değişimle birlikte düşüyor.
Ratched, hazırda tanıdığımız ve hakkında daha fazlasını öğrenmek için hevesli olduğumuz bir karakteri mercek altına alıyor ve yaşamına dair onu zamanla delirten sırları başarılı bir sinematografi, zekice yazılmış diyaloglar ve güçlü oyunculuklar eşliğinde, akıcı bir ritimle ortaya seriyor. Ancak tonlamasını yumuşak tutan dizi, hikayeleri, karakterleri ve prodüksiyonu arasındaki dengeyi kurmakta güçlük çekiyor ve asıl ivmesini, Mildred’ı assaslıklarını yakalamak için hikaye dinlemekten ve entrika çevirmekten ileri götürüp, gerçekten dişlerini gösterip harekete geçirdiği anlarda yakalıyor.

İlişkili İçerik
Dizi Haberleri

Christopher Nolan'ın yeni filmi Oppenheimer'dan İlk Görüntüler Geldi

popüler sinemanın en beğenilen yönetmenlerinden Chris Nolan, yeni filmini görücüye…
Devamını Oku
Dizi Haberleri

Marvel Sinematik Evreni, 5. Fazını Açıkladı!

Marvel 5. faz için planladığı filmleri ve dizileri duyurdu. Dev stüdyo, tanıdık karakterler…
Devamını Oku
Dizi Haberleri

Daredevil ve Kingpin Echo Dizisiyle Geri Dönüyor

Marvel Sinematik Evreni‘ninde ilk olarak geçtiğimiz yılın sonlarında yayınlanan hawkeye…
Devamını Oku

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir